Nafaka artırım davası, nafaka ödemesi yapmakla yükümlü olan kişiye karşı açılan ve ödenecek nafakanın artırılmasını talep eden bir dava türüdür. Bu dava, nafaka miktarının belirlenmesine ilişkin mahkeme kararının verildiği tarihten sonra nafaka miktarının artmasını gerektiren sebeplerin ortaya çıkması durumunda açılabilir. Nafaka artırım davasına konu nafaka alacağı, boşanma davası sonrasında yoksulluğa düşen eş lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ve ortak çocuğun giderlerine yönelik hükmedilen iştirak nafakasıdır.
Nafaka Artırım Davası Nedir?
Nafaka artırım davası, mevcut nafaka miktarının değişen ekonomik ve sosyal koşullara göre yeniden belirlenmesi amacıyla açılan bir davadır. Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen bu dava, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarının artması veya nafaka borçlusunun ödeme gücünün değişmesi gibi durumlarda gündeme gelmektedir.
Nafaka alacaklısının, belirli bir nafaka miktarını yeterli bulmadığı durumlarda talep ettiği nafaka artırım davası, adil bir yaşam standardının korunması için önemli bir hukuki araçtır. Dava süreci, nafaka bağlanmış olan aile mahkemesinde yürütülür ve tarafların maddi durumları ayrıntılı şekilde değerlendirilerek mahkemece karar verilir.
Nafaka artırım davasının en önemli dayanaklarından birisi, nafaka miktarının belirlenmesinde kullanılan hakkaniyet ilkesidir. Mahkeme, hem nafaka alacaklısının haklarını hem de nafaka borçlusunun ödeme gücü arasındaki dengeyi doğru şekilde sağlamaya çalışmaktadır. Özellikle ekonomik koşullarda yaşanan değişimler, alım gücünün düşmesi, enflasyon oranlarının yükselmesi veya nafaka alacaklısının ihtiyaçlarının artması gibi nedenler, mahkemeyi bu nafaka miktarını yeniden değerlendirmeye sevk etmektedir.
Nafaka artırım davasının davacı lehine sonuçlanması için nafaka alacaklısının, mevcut nafakanın yetersizliğini ve artış talebinin gerekçelerini somut delillerle ortaya koyması gerekmektedir. Bunun yanı sıra, nafaka borçlusunun mali durumu ve ödeme gücü de mahkemenin değerlendirme kriterleri arasında yer alır.
Nafaka Artırım Davası Şartları Nelerdir?
Nafaka artırım davası açmak için aşağıdaki şartların sağlanması gerekmektedir:
- Değişen koşulların varlığı: Nafaka artırımı davası, nafaka tutarının artmasını gerektiren değişen koşulların varlığı halinde açılabilir. Örneğin, nafaka alacaklısının ihtiyaçları artmış, borçlunun geliri artmış veya azalmış olabilir.
- Talep edilen artışın makul olması: Nafaka artırımı talep edilirken, talep edilen artışın makul olması gerekmektedir. Mahkeme, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarına ve borçlunun maddi durumuna göre adil bir nafaka artışı belirleyecektir.
- Davanın süresi: Nafaka artırımı davası, nafakanın ödenmesine ilişkin mahkeme kararının verildiği tarihten itibaren açılabilmektedir. Nafakanın ödendiği son tarihten itibaren bir yıl geçtikten sonra nafaka artırımı talebinde bulunulamaz.
Nafaka artırım davası açılırken, talep edilen artışın makul olması ve değişen koşulların varlığı gibi şartların kanıtlanması önemlidir. Bu nedenle bu tür davalarda uzman bir nafaka avukatından destek alınması sürecin doğru ilerlemesi açısından gereklilik taşımaktadır. Aynı zamanda anlaşmalı boşanma protokolünde düzenlendiği hallerde de nafaka artırım davasının açılabilmesi mümkündür.
Nafaka Artırım Davasını Açabilecek Kişiler
Nafaka artırım davası, yalnızca nafaka alacaklısı tarafından açılabilecek bir dava türüdür. Bu dava, nafaka bağlanmış olan kişinin değişen ekonomik koşullar nedeniyle mevcut nafaka miktarını yetersiz bulması durumunda başvurabileceği bir hukuki mekanizmadır. Türk Medeni Kanunu çerçevesinde düzenlenen nafaka artırım davasında, nafaka alacaklısının hakkaniyete uygun bir şekilde korunması esas alınmaktadır.
Kimler Nafaka Alacaklısı Olabilir?
Nafaka alacaklıları, nafakanın türüne göre farklılık gösterir. Türk Medeni Kanunu’nda 3 tip nafaka türü bulunmaktadır. Kanunca belirlenen nafaka türlerinin alacaklıları da şu şekildedir:
- İştirak Nafakası Alacaklısı: Çocuğun bakım, eğitim ve diğer ihtiyaçlarını karşılamak üzere ödenen iştirak nafakasında, davayı çocuğun yasal temsilcisi (genellikle velayet hakkına sahip ebeveyn) açabilir.
- Yoksulluk Nafakası Alacaklısı: Boşanma sonrasında yoksulluk nafakası bağlanmış olan kişi, nafaka artırım davası açma hakkına sahiptir.
- Tedbir Nafakası Alacaklısı: Evlilik birliği devam ederken veya boşanma davası sürecinde bağlanan tedbir nafakasında, nafaka alacaklısı bu davayı açabilir.
Nafaka artırım davası yalnızca alacaklı tarafından açılabilir. Nafaka borçlusu, kendi ekonomik durumunun kötüleşmesi ya da ödeme gücünün azalması gibi gerekçelerle yalnızca nafaka indirim davası açabilir. Bu nedenle nafaka artırım davası, tamamen alacaklının ihtiyaçlarının yeniden değerlendirilmesine yönelik bir hukuki süreçtir.
Nafaka Artırım Davası Süreci

Nafaka artırım davası süreci, nafaka alacaklısının mevcut nafaka miktarının yetersiz olduğunu belirterek mahkemeye başvurması ile başlayan bir hukuki süreçtir. Bu süreçte mahkeme, nafaka alacaklısının taleplerini ve nafaka borçlusunun ekonomik durumunu değerlendirerek hakkaniyet ilkelerine uygun bir karar verecektir. Sürecin doğru ve etkili bir şekilde yürütülebilmesi için belirli adımları takip etmek gereklidir. Nafaka artırım davasının hukuki süreci adım adım şu şekildedir:
Dava Dilekçesinin Hazırlanması
Nafaka artırım davası, nafakanın bağlanmış olduğu aile mahkemesinde açılır. İlk adım olarak, nafaka alacaklısı, nafaka artırım dava dilekçesi hazırlamalıdır. Bu dilekçede; artış talebinin gerekçeleri, nafakanın neden yetersiz kaldığı ve somut deliller açık bir şekilde belirtilmelidir. Deliller arasında, ekonomik koşullardaki değişimi gösteren belgeler (örneğin, enflasyon oranları, alacaklının artan giderleri) ve nafaka borçlusunun mali durumuna dair bilgiler yer alması nafaka alacaklısının yararına olacaktır. Eğer süreç yasal temsilci olmaksızın takip edilecekse avukatsız nafaka artırım davası dilekçe örneği ile de dava açılabilmektedir.
Mahkemeye Başvuru
Nafaka artırım davası dilekçesi, gerekli harç ve masrafların ödenmesiyle birlikte nafakaya hükmeden mahkemenin bağlı olduğu adliyedeki aile mahkemesine sunulur. Bu aşamada, dava açılırken dava dilekçesine ek olarak somut kanıt ve belgelerin de dosyaya eklenmesi önem taşımaktadır.
Tarafların Ekonomik Durumunun İncelenmesi
Mahkeme, tarafların mali durumlarını ve ekonomik koşullarını detaylı bir şekilde inceler. Bu inceleme sırasında:
- Nafaka alacaklısının ihtiyaçları, belgelerle desteklenmiş bir şekilde değerlendirilir.
- Nafaka borçlusunun ödeme gücü, gelir durumu ve mali sorumlulukları göz önüne alınır.
- Enflasyon oranları, hayat pahalılığı ve piyasa koşulları gibi ekonomik göstergeler dikkate alınır.
Nafaka Artırım Davası Duruşma Aşaması
Mahkeme, tarafları dinlemek üzere duruşma düzenler. Taraflar, mali durumları ve taleplerini gerekçelendiren açıklamalarda bulunur. Gerekirse tanıklar veya bilirkişi raporları da dava sürecine dahil edilebilir. Mahkeme aşaması genelde 1 ya da 2 duruşma sürmektedir. Çok ekstrem bir durum olmadığı takdirde hızlıca karar verilecektir.
Kararın Verilmesi
Mahkeme, tarafların sunduğu delilleri ve ekonomik durumlarını değerlendirerek hakkaniyet ilkesine uygun bir karar verir. Nafaka alacaklısının talebini kabul edebilir, kısmen kabul edebilir ya da reddedebilir. Karar, taraflara tebliğ edildikten sonra yürürlüğe girer ve nafaka borçlusunun belirlenen artırılmış miktarı ödemesi yükümlülüğü başlar. Sonrasında açılacak nafaka artırım davası dava açma süresi de kararın tebliğinden itibaren başlayacaktır.
Karara İtiraz ve Temyiz
Taraflardan biri, mahkemenin verdiği karara itiraz edebilir. İtiraz süresi içerisinde karar, bir üst mahkemeye gönderilir. Ancak temyiz süreci boyunca mahkemenin ilk kararı geçerliliğini korur ve nafaka borçlusunun belirtilen miktarı ödemeye devam etmesi gerekir.
Nafaka Artırım Davası Yetkili Mahkeme Neresidir?
Nafaka artırım davası yetkili mahkeme, nafakanın bağlanmış olduğu aile mahkemesidir. Türk hukuk sistemine göre, nafaka ile ilgili davalarda görevli mahkeme aile mahkemesi olarak belirlenmiştir. Eğer bulunduğunuz yerde aile mahkemesi yoksa asliye hukuk mahkemesi, aile mahkemesi sıfatıyla davaya bakmakla görevlidir.
Yetki Kuralları
Nafaka artırım davası yetkili mahkeme, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda (HMK) belirtilen genel ve özel yetki kurallarına göre belirlenmektedir. Bu kapsamda:
- Genel Yetki Kuralı: Davalı nafaka borçlusunun yerleşim yeri mahkemesi, genel yetkili mahkeme olarak kabul edilebilmektedir. Diğer bir anlatımla, nafaka borçlusunun ikamet ettiği yerdeki aile mahkemesi davaya bakmakla yetkilidir.
- Özel Yetki Kuralı: Nafakanın bağlanmış olduğu mahkeme de davanın görülebileceği yer olarak belirlenmiştir. Bu durumda, ilk nafaka kararını veren mahkeme de yetkilidir.
Bu kurallar, nafaka alacaklısının dava açarken seçeneklerini genişleterek süreci kolaylaştırmayı amaçlamaktadır.
Uygulamada Dikkat Edilmesi Gerekenler
Nafaka artırım davasını doğru yetkili mahkemede açmak, davanın usul açısından reddedilmesini önlemek için oldukça önemlidir. Yanlış bir mahkemede dava açılması durumunda, dava yetkisizlik nedeniyle dava reddedilebilir ve bu durum hem zaman kaybına hem de ek masraflara yol açar.
Yetki İtirazı
Davalı taraf, açılan davanın yetkili bir mahkemede görülmediğini iddia edebilir. Yetki itirazında bulunulması durumunda mahkeme, bu konuyu öncelikli olarak değerlendirir ve yetkisizlik kararı verirse dosya yetkisiz mahkeme tarafından re’sen yetkili mahkemeye gönderilir.
Nafaka Artırım Davası Ücreti ve Zamanaşımı Süresi
Nafaka artırım davası, ekonomik koşullardaki değişiklikler nedeniyle nafaka miktarının artırılmasını talep eden alacaklının açtığı bir dava türüdür. Bu davanın açılabilmesi için ödenmesi gereken belirli masraflar ve dikkate alınması gereken zamanaşımı süreleri bulunmaktadır. Zamanaşımı ve nafaka artırım davası ücreti, sürecin doğru ve zamanında yürütülmesi açısından önemlidir.
Nafaka Artırım Davası Ücreti
Nafaka artırım davası açılırken belirli masraflar yapılması gereklidir. Bu masraflar, davanın açıldığı mahkemeye ödenecek harçlar ve diğer yargılama giderlerinden oluşur. Nafaka artırım davası ücreti şu şekildedir:
- Dava Harcı: Dava açılırken mahkemeye dava başvuru harcı ödenir. Nafaka artırım davası, belirli bir nafaka miktarına bağlı olduğundan genellikle parasal dava olarak değerlendirilir. Bu nedenle dava harcı, artırılması talep edilen nafaka miktarına göre değişiklik göstermektedir. Harç miktarları her yıl güncellenen yargı harç tarifesine göre belirlenir.
- Gider Avansı: Mahkeme sürecinde yapılacak tebligatlar, tanık dinlenmesi veya bilirkişi raporları gibi işlemler için dava açılırken gider avansı ödenir. Bu avans, davanın kapsamına ve mahkeme işlemlerine bağlı olarak değişiklik gösterebilir.
- Avukatlık Ücreti: Eğer davayı bir avukat aracılığıyla yürütüyorsanız, vekalet ücreti ödemeniz gerekmektedir. Avukatlık ücretleri, avukat ile yapılan sözleşme veya Türkiye Barolar Birliği’nin belirlediği asgari ücret tarifesine göre değişir.
Dava masrafları, mahkemenin sonucunda davayı kaybeden tarafa yükletilmektedir. Yani davayı kazanan taraf, yargılama giderlerinin karşı tarafça karşılanmasını talep edebilir.
Nafaka Artırım Davası Zamanaşımı Süresi
Nafaka artırım davası açmak için kanunda belirtilmiş belirli bir zamanaşımı süresi bulunmamaktadır. Bu dava, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarının artması ve ekonomik şartların değişmesi durumunda her zaman açılabilir. Ancak şu hususlara dikkat edilmelidir:
- Dava Açma Süresi: Nafaka artırım davası, ekonomik koşulların değiştiği ve nafaka miktarının artık yeterli olmadığı her zaman gündeme getirilebilir. Yani, nafaka bağlandıktan sonra belirli bir süre bekleme zorunluluğu yoktur.
- Geçmişe Yönelik Talepler: Nafaka artırım davasında, mahkeme kararı geçmişe dönük olarak işlem yapmaz. Mahkeme kararı verildikten sonraki dönemde artırılan nafaka miktarı geçerli olur. Bu nedenle, ekonomik ihtiyaçlar arttığında nafaka artırım davasının gecikmeden açılması önemlidir.
- Yeniden Dava Açma: Nafaka miktarı artırıldıktan sonra ekonomik koşullarda yeniden bir değişiklik meydana gelirse, nafaka alacaklısı tekrar nafaka artırım davası açabilir. Ancak mahkeme, önceki davanın sonuçlarını ve koşulların değişip değişmediğini titizlikle değerlendirir. Uygulamada nafaka artırım miktarı, 12 aylık ÜFE ortalaması kadardır. Aynı şekilde bu uygulamayı destekler nitelikte birçok Yargıtay kararı da bulunmaktadır. Bu sebeple nafaka artırım davasının her yılın başında açılması doğru olacaktır. Zira her ne kadar süresiz bir dava olsa da yeni ekonomik veriler açıklanmadan dava açılırsa nafaka alacaklısının davayı kaybetmesi muhtemel olacaktır.
Nafaka Artırım Davası Dilekçesi Örneği
…………… NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİNE
DAVACI:
İsim-Soyisim, T.C. Kimlik Numarası, AdresDAVALI:
İsim-Soyisim, T.C. Kimlik Numarası, AdresKONU:
Davacı lehine hükmedilen … TL yoksulluk nafakasının ve müşterek çocuk … lehine hükmedilen … TL iştirak nafakasının artırılması talebidir.AÇIKLAMALAR:
- Ben, davalı ile … Aile Mahkemesi’nin …/… Esas ve …/… Karar sayılı hükmüyle … tarihinde boşandım. Mahkeme, müşterek çocuğumun velayetini bana verdi ve davalıyı benim için yoksulluk nafakası, çocuğum için ise iştirak nafakası ödemekle yükümlü kıldı.
- Daha önce nafaka miktarının artırılması için dava açmış ve bu dava sonucunda benim için … TL yoksulluk nafakasına, çocuğum için ise … TL iştirak nafakasına hükmedilmiştir. Ancak geçen süre içerisinde ekonomik koşulların ağırlaşması, enflasyonun artması ve günlük ihtiyaçların maliyetinin yükselmesi nedeniyle bu nafaka miktarları artık yetersiz hale gelmiştir.
- Çocuğumun büyümesiyle birlikte eğitim, sağlık ve bakım masrafları da ciddi şekilde artmıştır. Bu durum, hem kendi geçimimi hem de çocuğumun ihtiyaçlarını karşılamamı zorlaştırmaktadır.
- Davalı, aylık … TL gelir elde etmekte ve ek olarak köydeki tarlalardan gelir sağlamaktadır. Davalının mevcut mali durumu, benim talep ettiğim nafaka artışını rahatlıkla karşılayabilecek düzeydedir. Bu nedenle nafakanın artırılmasını talep etmekteyim.
HUKUKİ DELİLLER:
- … Aile Mahkemesi’nin …/… Esas, …/… Karar Sayılı Hükmü
- Mali ve Ekonomik Durum Araştırma Raporları
- Nüfus Kaydı, Tanık İfadeleri ve diğer yasal deliller
HUKUKİ SEBEPLER:
Türk Medeni Kanunu md. 176, 331 ve ilgili diğer maddeler, Hukuk Muhakemeleri Kanunu
NETİCE-İ TALEP:
Yukarıda belirtilen gerekçelerle:
- Tarafım lehine hükmedilen … TL yoksulluk nafakasının … TL’ye çıkarılmasına,
- Müşterek çocuk için ödenen … TL iştirak nafakasının … TL’ye çıkarılmasına,
- Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsil edilmesine karar verilmesini saygıyla talep ederim.
İsim – Soyisim
İmza
Nafaka Artışı Neye Göre Belirlenir?
Nafaka artışı hesaplaması mahkeme tarafından yapılarak yeni tutar karara bağlanır. Mahkeme nafaka hesaplama işlemini yaparken çeşitli kriterleri dikkate almaktadır. Bunlar şu şekildedir:
- Tarafların gelir durumu: Nafaka miktarı, tarafların gelir düzeyine bağlı olarak belirlenir. Daha yüksek geliri olan taraf geliri oranda daha fazla nafaka ödeyecektir.
- Giderlerin artması: Nafaka miktarı, alacaklı tarafın giderlerinin artması durumunda artırılabilir. Örneğin, çocukların ihtiyaçlarının artması veya sağlık sorunları gibi beklenmedik masraflar ortaya çıktığında nafaka miktarı artırılabilir.
- İstihdam durumu: Nafaka ödeyen tarafın çalışma durumu, işsizlik gibi faktörler nafaka miktarının artması veya azalması için dikkate alınır.
- Enflasyon: Ekonomik faktörler, özellikle enflasyon, nafaka artışı için geçerli bir faktördür.
Bu faktörler, nafaka artışının belirlenmesinde etkili olmaktadır. Ancak her somut durum farklıdır ve nafaka artışı için belirlenecek faktörler de değişkenlik göstermektedir.
Nafaka Artış Oranı Hesaplaması Nasıl Yapılır?

Nafaka artış oranı hesaplaması; tarafların ekonomik durumları, hayat pahalılığı ve nafaka alacaklısının ihtiyaçlarının artışı gibi faktörlerin dikkate alınmasıyla gerçekleştirilir. Mahkeme, bu değerlendirmeyi hakkaniyet ilkesine göre yaparak, nafaka alacaklısının mağduriyetini önlemeyi ve nafaka borçlusunun ödeme gücüne uygun bir denge kurmayı hedefler. Ancak yukarıda da belirttiğimiz üzere nafaka artırım oranı, uygulamada 12 aylık ortalama ÜFE oranı dikkate alınarak yapılmaktadır.
Mahkemenin Dikkate Aldığı Kriterler
- Enflasyon ve Hayat Pahalılığı: Mahkeme, ekonomik koşullardaki değişiklikleri dikkate alarak, özellikle enflasyon oranları ve temel ihtiyaç fiyatlarındaki artışları göz önünde bulundurur. TÜİK verileri, ÜFE oranı, TÜFE oranı veya diğer ekonomik göstergeler bu aşamada temel referans kaynaklarıdır.
- Nafaka Alacaklısının İhtiyaçları: Nafaka alacaklısının eğitim, sağlık, barınma gibi temel giderlerinde meydana gelen değişiklikler değerlendirilir. Özellikle çocuklar için ödenen iştirak nafakasında, çocuğun artan eğitim ve yaşam masrafları, nafaka artırım davasında önemli bir yer tutar.
- Nafaka Borçlusunun Ödeme Gücü: Nafaka borçlusunun gelir durumu, mevcut borçları ve ekonomik sorumlulukları göz önünde bulundurulur. Mahkeme, nafaka miktarını artırırken borçlunun ödeme gücünü aşmamasına özen gösterir.
- Sosyal ve Ekonomik Denge: Nafaka artırım davasında, taraflar arasındaki sosyal ve ekonomik denge de dikkate alınır. Amaç, her iki tarafın da ekonomik durumunu zorlamadan adil bir nafaka miktarına ulaşmaktır.
Örnek Nafaka Artış Hesaplaması Nasıl Yapılır?
Eğer nafaka miktarı daha önce 2.000 TL olarak belirlenmişse ve enflasyon oranı yıllık %30 artış göstermişse, mahkeme bu oranı dikkate alarak nafaka miktarını 2.600 TL’ye yükseltecektir. Ancak bu hesaplama, nafaka borçlusunun ödeme gücü ve nafaka alacaklısının ihtiyaçlarındaki artışla birlikte değerlendirildiğinden büyük oranda değişiklik göstermektedir. Ancak mahkemenin ilk ve temel referansı bir önceki yılki enflasyon oranıdır.
İnceleyebilirsiniz: Nafaka Artış Hesaplama Motoru
Sonuç
Nafaka artırım davası, ekonomik ve sosyal koşullardaki değişiklikler doğrultusunda nafaka miktarının yeniden belirlenmesini sağlayan önemli bir hukuki araçtır. Türk Medeni Kanunu’nda düzenlenen bu dava türü, nafaka alacaklısının yaşam standartlarının korunmasını hedeflerken nafaka borçlusunun ödeme gücünü de gözetir. Bu süreçte nafaka miktarının artırılması için tarafların ekonomik durumları, hayat pahalılığı, enflasyon oranları ve bireysel ihtiyaçları detaylı bir şekilde değerlendirilir. Davanın başarılı bir şekilde sonuçlanması için somut delillerle desteklenmiş bir başvuru ve alanında uzman bir nafaka avukatının desteği büyük önem taşımaktadır.
Sık Sorulan Sorular
Nafaka artırım davası, nafaka alacaklıları ve borçluları için çeşitli hukuki soruları da beraberinde getirmektedir. Bu süreçte; nafaka miktarının artırılması, dava sürecine ilişkin detaylar ve nafaka borçlusunun yükümlülükleri hakkında sıkça merak edilen hususlar bulunmaktadır. Aşağıda, nafaka artırım davasıyla ilgili en çok sorulan sorulara kısa ve net yanıtlar bulabilirsiniz.
Nafaka Her Yıl Yüzde Kaç Artar?
Nafaka artış oranı, taraflar arasında bir anlaşma yapılmadıysa mahkeme tarafından belirlenir ve genellikle Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan ÜFE (üretici fiyat endeksi) veya TÜFE (tüketici fiyat endeksi) oranlarına göre hesaplanır. Ortalama %50-60 arasında değişebilir, ancak nihai oran mahkemenin takdirindedir.
30 Bin TL Maaş Alan Ne Kadar Nafaka Verir?
Nafaka miktarı, tarafların gelir durumu ve yaşam standardı dikkate alınarak belirlenir. 30 bin TL maaş alan bir nafaka borçlusu, genellikle gelirinin %20-%25’i arasında bir tutarı nafaka olarak öder. Diğer bir ifadeyle 30 Bin TL maaş alan kişi yaklaşık 6.000-7.500 TL arasında nafaka ödeyecektir. Ancak kesin tutar mahkemenin değerlendirmesine bağlıdır.
Boşanmada Kadının Nafaka Hakkı Ne Kadar?
Boşanmada kadının nafaka hakkı;, ihtiyaçları, gelir durumu ve eski eşin ödeme gücü gibi kriterlere bağlı olarak belirlenmektedir. Net bir tutar bulunmamakla birlikte, kadının yaşam standardını koruması için gerekli miktar mahkeme tarafından hakkaniyetle hesaplanır. Ortalama olarak, nafaka borçlusunun gelirinin %15-25’i arası bir oran esas alınabilir.
Bu yazımızda sizler için nafaka artırım davası hakkında bilgilere değindik. Paylaşmış olduğumuz bilgiler yalnızca hukuki ihtilafın anlaşılır olmasını amaçlamakta olup herhangi bir hukuki tavsiye niteliği taşımamaktadır. Hukuki işlerinizde detaylı bilgi edinmek için uzman bir Ankara avukattan danışmanlık almanızı tavsiye ederiz.
Bir Yorum Yazın